Zamanın Durduğu Yerler |
25 Kasım 2012
29 Temmuz 2012
İhsan Oktay Anar - İlk üç kitabı (Arşivden)
İhsan Oktay Anar, çok sık kitap üretmeyen , ama ürettiği kitaplar her zaman okuyucuyu şaşırtmış bir yazardır. Röportajlarından da anlaşılabileceği gibi orta yaşta keman öğrenmeye merak saracak kadar özel bir kişilik...
İlk kitaplarını -belki hala okumayan varsa- tanıtmak istiyorum, bu kitapları Suskunlar ve Amat takip etti, yeni kitaplarını dörtgözle bekliyoruz.

"Yeniçeriler kapıyı zorlarken Uzun İhsan Efendi hala malum konuyu düşünüyor, fakat işin içinden bir türlü çıkamıyordu... Rendekar doğru mu söylüyor?
Düşünüyorum, öyleyse varım. Oldukça makul. Fakat bundan tam tersi bir sonuç, varolmadığım, bir düş olduğum sonucu da çıkar:
19 Temmuz 2012
Çetin Altan-Bir tılsımı olmalıdır hayatın...
- Bir tılsımı olmalıdır hayatın,
- Vazgeçilmez bir öfke gibi,
- Zaptedilemeyen yeni bir aşk aranışı gibi,
- Kaptırıp kendini şiirle yazma gibi,
- Bir kadehi fırlatıp aynalara, gecenin büyüsünde çıldırmak gibi.
- Böyle bir tılsım yoksa, isteksiz isteksiz oluyorsan traşı,
- Bir küf bağlamışsa bütün heyecanlarını,
- Bir şey demiyorsa sana Güney Amerika'nın gerillosları,
- Bir çıplak kadın düşünmüyorsan en ciddi konferansta,
- Ve bir anda çalıştığın yerden istifayı basıp çekip gitmek gelmiyorsa içinden;
- Bir kapı önünde tozlu bir paspas bile olamazsın!
- Çetin Altan
12 Temmuz 2012
Emre Yılmaz'ın iki kitabı (Arşivden)
Genç bir işadamına...
Refah düzeyini akademisyenler içinde en işe yaramazları olan ekonomistler kişi başına senelik milli gelir olarak ölçerler. Arjantin'de 8.000 dolar, Türkiye'de 3.000 dolar gibi.
Halbuki insan için refahın anlamı çok başka türlüdür.
Kişi başına seks.
Kişi başına kitap.
Kişi başına doğa
gibi. Kişi başına sekste Afrikalılar, kültürde belki Ruslar, belki İsveçliler, doğada Kanadalılar en zengin toplumdurlar. Oysa çok paralı Körfez Arapları başka herşeyin fakiridirler.
Para nedir ki?
Elinin kiri : köpeğe atsan yemez.
3 Temmuz 2012
Parfümün Dansı ve düşündürdükleri...(Arşivden)
Tom Robbins:
Herşeye rağmen mutlu olmak…
"Şeytan denen varlık, horozlara sabahın beşinde ötmeyi,
uyuyan çiftlerin yüzündeki gülümseme ifadesini silebilmek için
öğretmiştir."
28 Haziran 2012
Beatiful Losers-Leonard Cohen
Görkemli Kaybedenler- Leonard Cohen
"Zaman çok, Kara Cüppe, kunduzlar tavşanlarla dost olana kadar konuşsak seninle, yine de günleri birbirine bağlayan ipi koparamayız."
Yaşlı bir kızılderili ne kadar yanılabilir...
20 Haziran 2012
11 Haziran 2012
Her Otostopçunun Galaksi Rehberi - Douglas Adams
Her Otostopçunun Galaksi Rehberi Douglas Adams
(...)Evren-içinde yaşamanızı kolaylaştıracak bazı bilgiler
Saha:Sonsuz
Her Otostopçunun Galaksi Rehberi 'sonsuz' kelimesi için şu tanımı sunmaktadır:
10 Haziran 2012
2012-IYK Nostalji Kupası
Bu sene altıncısı düzenlenen ve 10.Haziran 2012 de yapılan Nostalji yarışında birinci olduk. 1917 yılında yapılan bir yarışın yarış ilanını o zamanki IYK Başkanı Seyhun Binzet'in Fransa'da bir sahafta bulması ve aynı yarışın aynı rota ile günümüzde tekrar yapılmasına karar verilmesi ile süreç başladı. Beklenenin aksine imbat rüzgarı ile Heybeliada'da start verildikten sonra kalan rüzgarla bir süre bocaladık, ama kritik bir manevra ile gruptan kopup sınıfımızda ilk finiş veren ekip olduk.
6 Haziran 2012
Fahrenheit 451 - Ray Bradbury
"Guy Montag işini seven bir itfaiyeciydi. On yıldır kitap yakıyordu. Gecenin bir yarısında yola çıkışlarını, alevlerin kitapları yutuşunu hiç sorgulamamıştı... Hiç sorgulamamıştı, insanların korkusuzca yaşadıkları bir geçmişi anlatan o 17 yaşındaki genç kızla karşılaşana dek...
5 Haziran 2012
İhsan Oktay Anar ile bir ropörtaj -Arşivden
İhsan Oktay Anar ile yapılmış eski bir röportaj buldum arşivimde... (kaynağını bulamadım):
Okuyalım:
“BENİM ASIL KİMLİĞİM YAZARLIK DEĞİLDİR”
İhsan Oktay Anar, kendisini sarıp sarmalayan felsefeci kimliğine rağmen, az yazan ve az konuşan bir insandır.
Yazdıkları ortadayken, yazdıklarına dair konuşmayı uçarı bir gülümsemeyle reddeder genellikle.
Uçarı gülümsemesinin yerinde yeller estiğini nicedir, farketmek için çok da ârif olmak gerekmiyor.
Tuhaf bir şey yaptı ve konuştu, kitaplarına dair konuşmama titizliğini koruyarak yaptı bunu üstelik.
Haklı olduğunu görmemek için biraz bakar, biraz kör, ziyadesiyle bakarkör olmak gerekiyor.
“E” dergisine kapak olmaya nasıl gönül indirdi bilinmez gerçi ama kendisiyle konuşan şuâradan Adnan Özer’e söyledikleri hayli önemli.
2 Haziran 2012
İskambil Kağıtlarının Esrarı -Jostein Gaarder
"Elliiki kart, elliiki haftaya eşittir. Bu da 364 gün eder. Sonra herbiri yirmisekiz günden onüç ay var, bu da 364 ediyor. İki hesapta da bir gün artıyor.
"Joker yani " dedim.
"Doğru yahu."
13 Mayıs 2012
2012-TAYK W Collection Cup
12 Mayıs 2012 de yapılan W Cup yarışında en çok katılım alan IRC III grubunda 21 tekne start edince aşağıdaki görüntüler oluştu, hafif havada manevra zorluğu ve diğer teknelerle olan çakışma sonucunda komite botuna temas ettiğimiz için 360 dönüşü yapınca startta geri kaldık ve ön gruptan kopunca 21 tekne içinde 13. olarak yarışı bitirdik. Aynı gün GS'nin Şampiyon olması ve kupayı Fenerbahçe stadında alması günün iyi haberi idi. NavigaTV start
11 Mayıs 2012
2001 Bir Uzay Efsanesi - Arthur C.Clarke




Stanley Kubrick ile beraber ortaya çıkardıkları 2001: Bir Uzay Efsanesi filmin aynı adlı kitabın önsözünde "Zamanın başlangıcından günümüze kadar Dünya gezegeninde aşağı yukarı 100 milyar insan yaşamıştır. Bu sayı ilginçtir, çünkü şaşılası bir rastlantıyla bizim yerel evrenimiz Samanyolu’nda da yaklaşık 100 milyar yıldız olduğu tespit edilmiştir. Buna göre yaşayan her insan için evrende bir yıldız parlamaktadır" cümlesi geçiyor.
6 Mayıs 2012
IYK Boğaz Komutanlığı Kupasında 3. olduk, ancak startda fodepar olduğumuz için diskalifiye olduk...
Rüzgarsız bir hava beklerken 10-18 knot arası Lodos ile güzel bir yarış oldu, eksik ekip olmamıza rağmen iyi bir yarış çıkardık.
1 Mayıs 2012
Kırmızı İbikli Küçük Tavuk

Zamanın birinde bir çiftikte kırmızı ibikli küçük bir tavuk yaşarmış. Tavuk kendi kendi yiyeceğini kendi bulur ve bu güzel çiftlikte çok mutlu bir hayat yaşarmış.
Bir gün buğday taneleri bulmuş ve bunları ekerek daha çok yiyecek elde edeceğini düşünmüş. Ancak nasıl ekeceğini bilmediği için arkadaşlarından yardım istemiş:
- Bu buğday tanelerini ekmek için kim bana yardım edecek ?
29 Nisan 2012
2012-Marina Dragos Yarışı
Yeni ana yelkenin gelmesi, IRC ölçüm işlemleri, iş güç doğum vs derken siftahı yaptık. Elimize sağlık.
Turksail.com'dan haber: :http://www.turksail.com/index.php?option=com_content&view=article&id=7776:dragos-yarnda-rota-ksaltld-suere-uzatld&catid=40:yar-haberleri&Itemid=67
Turksail.com'dan haber: :http://www.turksail.com/index.php?option=com_content&view=article&id=7776:dragos-yarnda-rota-ksaltld-suere-uzatld&catid=40:yar-haberleri&Itemid=67
19 Nisan 2012
Fırtına çıktığında uyuyabilmek için...
İstanbul'da 17.4.2012 tarihinde denizcilerin "hava kaçak yaptı" diye nitelendirdiği kısa süreli bir fırtına yaşandı. Meteoroloji bu fırtınayı iki gün öncesinden uyarmasına rağmen doğadan kopuk yaşayan bizler iletişimin bu kadar yoğun olduğu bir çağda hazırlıksız yakalandık, her zamanki gibi "AFET" deyip geçiştirdik.
Zaten ülkemizde herhangi bir olayın ortalama gündemde kalma süresi 21 gün olduğu için unutup gideceğiz ama bir anda arkadaşlarımdan birinin daha önce gönderdiği aşağıdaki metin aklıma geldi:
Zaten ülkemizde herhangi bir olayın ortalama gündemde kalma süresi 21 gün olduğu için unutup gideceğiz ama bir anda arkadaşlarımdan birinin daha önce gönderdiği aşağıdaki metin aklıma geldi:
7 Nisan 2012
Eskimeyen aletler, eskiyen insanlar
![]() |
Sabırsızlıka beklenen iPhone 5 |
Eskiden bir ürünü övmek için "Evladiyelik" ya da "Yıllardır kullanıyorum tık demedi" gibi tabirler kullanırken şimdi işlevini eksiksiz yerine getiren bir eşyayı hiç sebepsiz yenilemek normal bir davranış haline geldi.
25 Mart 2012
Dunning - Kruger Sendromu
Gçenlerde ATV'de Kenan Işık'ın sunduğu bir yarışma programına katılan bir kız, sorulan soru:
"TBMM başka hangi adla anılır?"
Cevap şıkları:
a)Danıştay, b)Baro, c)Yüce Divan, d)Parlamento...
Siyasal Bilimlerde okuyan genç kız "Yanıt C" demiş, yani "Yüce Divan."
Yanıt yanlış olabilir, ancak bu kişi Siyasal Bilgiler'de son sınıfta okuyormuş, yani uzmanlığının doruğunda olması gereken bir kişi, kendine güveni de sonsuz...
Tabi bu ve buna benzer şaşkınlıkları her gün hepimiz yaşamışızdır. Daha önce öğrendiğim bir sendrom aklıma geldi:
10 Mart 2012
Mail adreslerindeki ve Twitter'da ismin başına gelen @ işaretinin hikayesi.
Internetin sembolü haline gelen "@" isaretinin hikayesini hiç merak ettiniz mi?
Sapienza Üniversitesi profesörlerinden Giorgio Stabilen'in açıklamasına göre Internette kullandığımız ve mail adreslerinde/Twitter da yer belirten bir sembol olan "@" işareti, 1536 yılında Latin Amerika’dan İtalya’ya mal taşıyan Floransa’lı tacirlerin oldukça sık kullandıkları bir işaret. Yaklaşık 500 yıl önce tahılda ölçü birimi olan "amphora"'nın sembolü olarak kullanılan "@" işareti uzak mesafeler arasi ticareti belirtmek için kullanılıyordu. Internet'in günümüzde dünya’nın en uzak mesafelerini birbirine bağlayabilme gücünün olduğu göz önüne alınacak olursa bu sembolün 500 yıldır anlamını neden kaybetmediği ortaya çıkıyor.
16 Şubat 2012
Mimar Sinan'dan 400 yıl sonrasına mektup
400 yıl sonrasına Mektup
Okuyacağınız yazı deneyimli bir IT'ci olarak, gerçekleştirdiğimiz projelerin ileride de değişen koşullara uygun olarak sorunsuz çalışması için gösterdiğimiz çabanın binlerce katı bir deha ile düşünülmesinin bir örneğidir. Günümüzün maddi manevi hemen herşeyde kullan-at mentalitesine ne kadar aykırı olduğu aşikar, ama ben hala böylesini tercih ediyorum:
Bir Mimar Sinan eseri olan Şehzadebası Cami´nin 1990´li yıllarda devam eden restorasyonunu yapan firma yetkililerinden bir inşaat mühendisi, caminin restorasyonu sırasında yaşadıkları bir olayı tv´de şöyle anlatmıştı:
Okuyacağınız yazı deneyimli bir IT'ci olarak, gerçekleştirdiğimiz projelerin ileride de değişen koşullara uygun olarak sorunsuz çalışması için gösterdiğimiz çabanın binlerce katı bir deha ile düşünülmesinin bir örneğidir. Günümüzün maddi manevi hemen herşeyde kullan-at mentalitesine ne kadar aykırı olduğu aşikar, ama ben hala böylesini tercih ediyorum:
Bir Mimar Sinan eseri olan Şehzadebası Cami´nin 1990´li yıllarda devam eden restorasyonunu yapan firma yetkililerinden bir inşaat mühendisi, caminin restorasyonu sırasında yaşadıkları bir olayı tv´de şöyle anlatmıştı:
2 Şubat 2012
Nazım Hikmet : Gülerek yürümek...
GÜLEREK YÜRÜMEK
yürümek;
yürümeyenleri arkasında boş sokaklar gibi bırakarak,
havaları boydan boya yarıp ikiye
karanlığın gözüne bakarak yürümek..
yürümek;
dost omuzbaşlarını omuzlarının yanında duyup,
kelleni orta yere
yüreğini yumruklarının içine koyup yürümek ..
yürümek;
yolunda pusuya yattıklarını,
arkadan çelme attıklarını bilerek yürümek ..
yürümek;
yürekten gülerekten yürümek ...
NAZIM HİKMET
27 Ocak 2012
Japonya'nın karlı dağlarından görüntüler.
27.Ocak.2012. kar yağışı yüzünden mecburen evden çalışmayı seçtim. Bir arkadaşımız aşağıdaki fotoğrafları içeren mail göndermiş, paylaşmak için bloguma koydum.
Bizim kış boyunca kapanan yollarımızla onların yolları arasındaki fark sadece davranış tarzımızdan kaynaklanıyor. Van Depremi sonraki davranışlarımızı da bir iki ay önce Japonya Depremi+Tsunami sonrasında onların davranışları ile karşılaştırınca (orada bir tane bile yağma olayı olmadı) insan üzülmeden edemiyor.
Bizim kış boyunca kapanan yollarımızla onların yolları arasındaki fark sadece davranış tarzımızdan kaynaklanıyor. Van Depremi sonraki davranışlarımızı da bir iki ay önce Japonya Depremi+Tsunami sonrasında onların davranışları ile karşılaştırınca (orada bir tane bile yağma olayı olmadı) insan üzülmeden edemiyor.
Japonya'daki dağlar deniz seviyesinden 300 metre yüksektedir. |
21 Ocak 2012
Can Yücel - Yanında Ben Varım
Yanında Ben Varım
Diyelim yağmura tutuldun bir gün
Bardaktan boşanırcasına yağıyor mübarek
Obür yanda güneş kendi keyfinde
Ne de olsa yaz yağmuru
Pırıl pırıl düşüyor damlalar
Eteklerin uça uça bir koşudur kopardın
Dar attın kendini karşı evin sundurmasına
İşte o evin kapısında bulacaksın beni
Diyelim için çekti bir sabah vakti
Erkenden denize gireyim dedin
Kulaç attıkca sen
Patiska çarsaflar gibi yırtılıyor su ortadan
Ege Denizi bu efendi deniz
Seslenmiyor
Derken bi de dibe dalayım diyorsun
İçine çil çil koşuşan balıklar
Lapinalar gümüşler var ya
Eylim eylim salınan yosunlar
Onların arasında bulacaksın beni
Diyelim sapına kadar şair bir herif çıkmış ortaya
Çakmak çakmak gözleri
Meydan taksim ya Beyazıt meydanı
Herkes orda Sen de ordasın
Herif bizden söz ediyor bu ülkenin çocuklarından
Yürüyelim arkadaşlar diyor yürüyelim
Özgürlüğe mutluluğa doğru
Her işin başında sevgi diyor
Gözlerin yağmurdan sonra yaprakların yeşili
Bi de başını çeviriyorsun ki
Yanında ben varım...
Can Yücel
İbrahim Karamemet- Afrika'ya Bakış (2012)
8 Ocak 2012
Mekteb-i Sultani
Tarih 7 Ocak 2012, TV de izlediğim Fetih 1453 filminin fragmanı, İstanbul'da yağmur ve karayel fırtınası, aynı gün Galatasaray'ın deplasmanda Samsunpor'a karşı 2-0 dan 2-4 ile maçtan galip çıkması, bir de Ferhan Şensoy'un "Kalemimin Sapını Gülle Donattım" adlı anı kitabını okumam herşeyi nasıl da birbirine bağladı:
Lafın geri kalanında birşey yazmaya gerek yok, aşağıda bu kitaptan yaptığım alıntı en saf haliyle asaleti çağrıştırıyor bana:
Mekteb-i Sultani - Gül Baba
Gök gürledi. Beyaz saçlı, uzun beyaz sakallı adam okuduğu kitaptan başını kaldırdı, kulübenin penceresinden dşarı baktı, tel çerçeveli gözllüğünü çıkardı, katlayıp okuduğu sayfaya koydu, kapattı kitabı, usul usul kalktı sedirden. Ocağa iki odun daha attı. Ayaz esiyordu, fırtına patlamak üzereydi. Pastırma yazını beklerken paldır küldür gelmişti İstanbul'a kış. Klübenin gıcırdayan kapısını açtı, sarı ve kırmızı gül saksılarından bir ikisini içeri aldı.
Lafın geri kalanında birşey yazmaya gerek yok, aşağıda bu kitaptan yaptığım alıntı en saf haliyle asaleti çağrıştırıyor bana:
Mekteb-i Sultani - Gül Baba
Gök gürledi. Beyaz saçlı, uzun beyaz sakallı adam okuduğu kitaptan başını kaldırdı, kulübenin penceresinden dşarı baktı, tel çerçeveli gözllüğünü çıkardı, katlayıp okuduğu sayfaya koydu, kapattı kitabı, usul usul kalktı sedirden. Ocağa iki odun daha attı. Ayaz esiyordu, fırtına patlamak üzereydi. Pastırma yazını beklerken paldır küldür gelmişti İstanbul'a kış. Klübenin gıcırdayan kapısını açtı, sarı ve kırmızı gül saksılarından bir ikisini içeri aldı.
7 Ocak 2012
Sunay Akın
Sunay AKIN
Kardeşiyle sokaklarda hep
Bir örnek giydirilen sen
Nasıl sevmezsin eşitliği
Yürürken düşen çoraplarını
Aynı hizaya getirmek için
Annen değil miydi önünde diz çöken.
IT de Ilk'ler
Yaşıma göre oldukça fazla IT tecrübesi edindiğimi soyleyebilirim. IT sektöründe olan biten herşey doğru kararlar ya da yanlış kararlar ekseninde yürümüştur. Buna çeşitli ornekler bulup aşağıda belirtmeye çalışacağim.Xerox mouse- İlk mouse Xerox da gelistirildi ama ticari olarak kullanımında gecikildi. İlk başarı Apple dan geldi, yazılımlarına mouse'u ilk uyarlayan Apple oldu grafik arayüz ile "kişisel" ilk bilgisaayarı yaptı.
Microsoft ise geç kalmasına rağmen doğru kararlar verip müşterilerini dinlemesi ile Windows işletim sistemini aşağıdaki resimdeki halinden şu anda kullandığınız hale getirdi.
Microsoft ise geç kalmasına rağmen doğru kararlar verip müşterilerini dinlemesi ile Windows işletim sistemini aşağıdaki resimdeki halinden şu anda kullandığınız hale getirdi.
![]() |
Microsoft Windows 1.01 |
6 Ocak 2012
Leaving Green Sleeves
Leaving Green Sleeves
Leonard Cohen
Alas, my love, you did me wrong,
to cast me out discourteously,
for I have loved you so long,
delighting in your very company.
Now if you intend to show me disdain,
don't you know it all the more enraptures me,
for even so I still remain your lover in captivity.
Green sleeves, you're all alone,
the leaves have fallen, the men have gone.
Green sleeves, there's no one home,
not even the Lady Green Sleeves
I sang my songs, I told my lies,
to lie between your matchless thighs.
And ain't it fine, ain't it wild
to finally end our exercise
Then I saw you naked in the early dawn,
oh, I hoped you would be someone new.
I reached for you but you were gone,
so lady I'm going too.
Green sleeves, you're all alone ...
Green sleeves, you're all alone,
the leaves have fallen, the men have all gone home.
Green sleeves, it's so easily done,
[Lyrics from www.EasyLyrics.org]
Then I saw you naked in the early dawn,
oh, I hoped you would be someone new.
I reached for you but you were gone,
so lady I'm going too.
Green sleeves, you're all alone ...
Green sleeves, you're all alone,
the leaves have fallen, the men have all gone home.
Green sleeves, it's so easily done,
leaving the Lady Green Sleeves.
2 Ocak 2012
Ömer Hayyam
Ömer HAYYAM
Feleğin çarkı dönmeyecekse , muradımca
Gökler ha yedi kat olmuş ha
sekiz, bana ne
Ölüm bütün isteklerimi yok ettikten
sonra
Ha dağda kurt yemiş, ha mezarda karınca
Hayyam, olsa olsa bir çadır senin bedenin
Can sultanımız bir süre oturması için
Ecel hancısı bir başka konak döşeyince
Sultan göçer gider, viran olur çadırın
senin
1 Ocak 2012
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)