Sayfalar

11 Haziran 2012

Her Otostopçunun Galaksi Rehberi - Douglas Adams


Her Otostopçunun Galaksi Rehberi Douglas Adams
(...)Evren-içinde yaşamanızı kolaylaştıracak bazı bilgiler
Saha:Sonsuz
Her Otostopçunun Galaksi Rehberi 'sonsuz' kelimesi için şu tanımı sunmaktadır:


Sonsuz:En büyük şeyden daha büyük olup da biraz da fazlası olan. Aslında bundan da büyük, gerçekten şaşırtıcı muazzamlıkta, tam anlamıyla şok edici bir boyutta, gerçekten "ooo, bu çok büyük" dedirtecek bir zaman süresi.Sonsuzluk o kadar büyüktür ki, karşılaştırıldığında büyüklüğün kendisi onun yanında gerçekten minicik gözükür.Burada anlatmaya çalıştığımız kavram, dev gibi büyük çarpı dağ gibi muazzam çarpı şaşırtıcı derecede kocaman cinsinden birşeydir.

İthalat:Hiç bir şekilde
Sonsuz bir sahaya herhangi birşey ithal etmek mümkün değildir, çünkü böyle bir sahanın içersine bir şeyler ithal edilebilecek bir dışarısı yoktur.

İhracat:Hiç bir şekilde
Bakınız İthalat

Nüfus:Hiç bir şekilde
Sonsuz sayıda gezegenler olduğu bilinmektedir, bunun en basit sebebi onların içinde bulunabileceği sonsuz büyüklükte bir uzay olmasıdır.Bununla birlikte bu gezegenlerin hepsinde yaşam yoktur.Bu, yaşam olan gezegenlerin sayısının sınırlı olduğu anlamına gelir.Herhangi bir sonu olan sayının sonsuz bir sayı ile bölünmesinden elde edilecek sayı, farketmeyecek kadar hiçe yakın bir sayıdır.O halde evrendeki bütün gezegenlerde ortalama nüfusun sıfır olduğu söylenebilir.Bundan çıkartılacak sonuç tüm Evren nüfusunun da sıfır olduğu ve zaman zaman rastlayabileceğiniz kişilerin ise sadece hastalıklı beyinlerin hayal ürünleri olduğudur.

Para Birimleri:Hiç bir şekilde
Aslında Galakside serbestçe biribirine çevrilebilir üç para birimi vardır, ama bunların hiçbiri geçerli sayılmaz.Altar doları kısa bir süre önce batmıştır, Flan Çakıl Boncuğu ancak bir başka Flan Çakıl Boncuğu ile değiştirilebilmektedir ve Trigan Pu (Plutonium)'nun da kendine özgün sorunları bulunmaktadır.Bu sonuncuya ait değişim oranı, yani sekiz Ningi'nin bir Pu değerinde olması yeterince basit bir orantı olmakla birlikte, bir Ningi üçgen biçimli kauçuk bir bozuk para olduğu ve her bir kenarı altıbin sekizyüz mil uzunluğunda olduğu için şimdiye kadar kimse bir Pu elde edebilecek sayıda Ningi toplayabilmiş bulunmamaktadır.Ningi ise kullanılabilir bir kur değildir, çünkü Galaktibanklar bozuk para ile uğraşmayı kabul etmemektedirler.Bu basit temelden yola çıkarak, Galaktibankların da hastalıklı beyinlerin hayal ürünlerinden olduklarını ispatlamak çok kolaydır.

Sanat:Hiç bir şekilde
Sanatın görevi doğaya ayna tutmaktır, oysa ne yazık ki yeterince büyük bir ayna mevcut değildir.Bakınız madde bir.

Seks:Hiç bir şekilde
Aslında, para, ticaret, banka, sanat veya başka şeylerin yokluğu yüzünden, Evren'in varolmayan nüfusunu oyalayabilecek birşey olarak bundan bolca bulunmaktadır.Bununla birlikte şimdi bu konuyla ilgili uzun tartışmalara başlamaya değmeyecektir, çünkü bu konu gerçekten karmaşıktır.Daha fazla bilgi için bakınız Rehber bölüm yedi, dokuz, on, onbir, ondört, onaltı, onyedi, ondokuzuncu bölümler ve yirmibirinci bölümün başından seksendördüncü bölümün sonuna kadar olan kısım ve hatta Rehber'de kalan başka ne varsa..



(...)"Yetmiş bin kuşak önceki atalarımız bu programı çalıştırmışlar," dedi ikinci adam," ve bütün bu zaman içinde bilgisayarın konuştuğunu ilk biz duyacağız.
"Büyük sorunun yanıtını duyanlar ilk biz olacağız."" dedi Phouchg.
"Hayat...!"
"Evren...!" dedi Loonquawl.
"Ve her şey...!"
"Şşşt," dedi Loonquawl hafif bir işaretle, "sanırım Derin Düşünce konuşmaya hazırlanıyor."
".... Eeem günaydın, ey Derin Düşünce" dedi Loonquawl sinirli sinirli, "şey var mı... eee yani."
"Size bir yanıt mı?" diye araya girdi Derin Düşünce vakur bir tavırla. "Evet. Var.

Sorunun yanıtını elbette burada vermeyeceğiz, okuyun kendiniz bulun...
Bu kitap önce BBC'de radyo dizisi olarak yayınlanmaya başlamış, daha sonra TV dizileri , bilgisayar oyunları gibi bir süreç içinde yayınlanmaya başlamıştır. Otostopçu dizisi "Her Otostopçunun Galaksi Rehberi", "Evrenin Sonundaki Restoran", "Yaşam, Evren ve Herşey", "Hoşçakal, Balık İçin Teşekkürler" ve "Çoğunlukla Zararsız"" adlı kitaplardan oluşuyor. Absürt bir mizah anlayışına sahip olan bu bilim kurgu roman dizisini okumanızı öneriyoruz.


Evrenin Sonundaki Restoran Douglas Adams
(...) Kocaman bir mandra hayvanı Zaphod Beeblebrox'un masasına yaklaştı.Büyük, yağlı, sığır cinsi bir dört ayaklıydı bu ve nemli gözleri, küçük boynuzları ve dudaklarında da neredeyse arkadaşça denebilecek bir gülümseme vardı.
"İyi akşamlar" diye böğürdü ve kıçüstü oturdu, "Ben Günün Yemeğiyim.Gövdemin parçaları ilginizi çeker mi acaba?" biraz geviş getirip, homurdandı, arka ayaklarını daha rahat bir pozisyona getirdi ve sakin bir şekilde onlara bakmaya devam etti.
Bakışları Arthur ile Trillian'ın perişan ve şaşkın bakışlarıyla, Ford'un umursamaz omuz silkişi ile ve Zaphod Beeblebrox'un gözle görülür açlığı ile karşılaştı.
"Belki bir parça kol alırdınız?" diye önerdi hayvan."Beyaz şaraplı sosta pişmiş?"
"Eee, siz...sizin kolunuz mu?" diyebildi Arthur dehşet içinde bir fısıltıyla.
"Fakat, tabii ki benim kolum efendim" diye mööledi hayvan mutlu bir şekilde, "başka bir kimseninki benim değil ki ikram edebileyim"
Zaphod ayağa kalktı ve hayvanın koluna parmağıyla dokunmaya ve beğeniyle incelemeye başladı.
"Veya but da çok güzel," diye mırıldandı hayvan."Butlarımı uzun zamandır çalıştırıyorum ve bol bol ot yiyorum, onun için orada bayağı lezzetli et olması gerekir." tatlı bir homurtu çıkardı, tekrar mööledi ve geviş getirmeye başladı.Sonra çiğnediklerini gerisin geri yuttu.
"Ya da belki bir güvecimi alırdınız?"
"Bu hayvanın açıkça bizim kendini yememizi istediğini mi söylüyorsunuz yani?" diye fısıldadı Trillian Ford'a
"Ben mi?" dedi Ford, gözlerinde donuk bir bakışla "Ben hiç bir şey demek istemiyorum."
"Bu tam anlamıyla dehşet verici." diye haykırdı Arthur, "Hayatımda duyduğum en tiksinti verici şey"

"Sorun nedir Dünyalı?" dedi Zaphod, dikkatini butlarda yoğunlaştırırken.
"Sadece önümde durup da, beni kendisini yemeğe davet eden bir hayvanı yemek istemiyorum, o kadar" dedi Arthur." Bu insafsızlık"
"Yenmek istemeyen bir hayvanı yemekten iyidir" dedi Zaphod.

"Konu bu değil" diye Arthur protesto etti.Sonra bunu bir an düşündü." Tamam," dedi, "belki de konu bu.Umurumda değil.Şimdi bunu düşünmeye niyetim yok.Ben sadece ...ee.."
Çevresindeki Evren öfkeyle can çekişiyordu.
"sanırım ben sadece yeşil salata yiyeceğim" diye mırıldandı.
"Size ciğerimi düşünmeniz için ısrar edebilir miyim?diye sordu hayvan, "şimdiye kadar çok zenginleşmiş ve yumuşamış olmalı, ayladır kendimi özel olarak besliyordum."
"Bir yeşil salata" dedi Arthur anlayarak.
"Bir yeşil salata öyle mi?" dedi hayvan.Onaylamadığını belli edercesine Arthur'a gözlerini devirdi.
"Bana" dedi Arthur, "yeşil salatayı yememem gerektiğini mi söyleceksiniz?"
"Evet" dedi hayvan, "bu konunun tartışmasız dediğiniz gibi olduğuna ilişkin bir çok sebze tanıyorum.Zaten sonunda arapsaçına dönmüş konuyu kestirip atarak, gerçekten de yenilmek isteyen ve bunu açıkça ve belirgin bir şekilde ifade edebilen hayvanların üretilmesine bu yüzden karar verildi.Ve işte karşınızdayım"
Hafifçe eğilerek selam vermeyi başarabildi.
"Ben bir bardak su alayım lütfen," dedi Arthur.
"Bak" dedi Zaphod, "yemek yemek istiyoruz, yemek konusunu sorun haline getirmek istemiyoruz.Dört az pişmiş biftek lütfen ve acele olsun.Beşyüzaltmış milyon yıldır birşey yemedik.."
Hayvan sendeleyerek ayakları üzerinde doğruldu.Tatlı bir homurtu çıkardı.
"Çok akıllıca bir seçim olduğunu söyleyebilirim, efendim," dedi, "hemen gidip kendimi vurayım"
Arthur'a dönüp arkadaşça göz kırptı.
"Endişelenmeyin efendim," dedi, "çok insancıl davranacağım"
Acelesiz adımlarla mutfağa yöneldi.

(...)"Max şaşkınlık içinde gözlerini kırpıştırdı. Kollarını izleyicilere uzattı.
"Büyük bir alkış lütfen, bayanlar baylar," diye uludu, Büyük Peygamber Zarquon için! İşte döndü! Zarquon geri geldi!"
Zarquon öksürdü. Etrafına, orada toplanmış kalabalığa nakındı. Gözlerindeki yıldızlar huzursuzca pırıldadı. Mikrofonu kafası karışık olarak aldı:
"Eee..." dedi, "Selam. Eee bakın biraz geç kaldığım için özür dilerim. Son derece kötü şeyler geldi başıma. Son dakikada bir sürü şey çıktı ortaya.
Huşu içinde her yanı saran sessizlikten huzursuz olmuş gibiydi. Boğazını temizledi.
"Eee ne kadar zamanımız var " dedi , "benim sadece bir dak....-"
Ve böylece Evren sona erdi.
 
 

Hiç yorum yok: