Sayfalar

1 Mayıs 2012

Kırmızı İbikli Küçük Tavuk



 

   Zamanın birinde bir çiftikte kırmızı ibikli küçük bir tavuk  yaşarmış. Tavuk kendi kendi yiyeceğini kendi bulur ve bu güzel çiftlikte çok  mutlu bir hayat yaşarmış.
Bir gün buğday taneleri  bulmuş ve bunları ekerek daha çok yiyecek elde edeceğini düşünmüş. Ancak nasıl  ekeceğini bilmediği için arkadaşlarından yardım istemiş:

-  Bu buğday tanelerini ekmek için kim bana yardım edecek ?

 Ördek cevaplamış:
-  Ben yardım edemem, ancak istersen sana kahve tohumu satabilirim.
Buğday yerine  kahve ekersen, çok para kazanır ve istediğin kadar buğday alırsın.

Domuz oradan seslenmiş:
-  Ben de yardım edemem, ancak kahve ekersen ürünlerini ben satın alırım.
Fare hemen atlamış:
-  Ben buğday ekiminden anlamam ancak kahve ekmek için gereken parayı sana borç  verebilirim, sonra ödersin.

Ticaretten ve tarımdan  anlamayan kırmızı ibikli şirin tavuk, bu sözler sonrasında kahve ekmeye karar  vermiş ve buğdaydan vaz geçmiş. Ancak kahve nasıl ekilir bilmediğinden yine  yardım istemiş:
-  Kahve ekmek için kim bana yardım edecek ?
Ördek:
-  Ben yardım edemem, ancak kahvenin çabuk büyümesi için gereken gübreyi sana  satabilirim demiş.
Domuz:
-  Ben kahve yetiştirmekten anlamam ancak kahveleri zararlı böceklerden korumak  için ilaca ihtiyacın var, istersen sana satarım demiş.
Fare de:
-  Gübre ve ilaç için gereken parayı istersen sana borç olarak veririm demiş. Sonunda kırmızı ibikli  tavuk çalışmaya başlamış, çalışmıııııış çalışmış.
Kahve yetiştirmek buğday yetiştirmekten daha zormuş ve daha çok gübre ve ilaç gerekiyormuş. Ama tavuğumuz  sonunda çok zengin olacağını hayal ederek sabretmiş. Ve sonunda hasat zamanı  gelmiş ve gerçekten de tavuk çok miktarda ürün elde etmiş, kendisine yol  gösteren arkadaşlarına seslenmiş:
-  Kahveleri satmama kim ardım edecek.
Ördek:
-  Ben yardım edemem, ancak kahveleri işlemek ve paketlemek için benim fabrikama  getirmelisin.
Domuz:
-  Ben de yardım edemem, zaten her önüne gelen kahve ektiği için kahve fiyatları  çok düştü, senin kahven beş para etmez.
Fare:
-  Ben bu işlerden anlamam, ayrıca artık sana verdiğim borçları ödemen lazım.
Sonunda kırmızı ibikli  küçük tavuk gerçeğin farkına varmış ve buğday yerine kahve ekmenin büyük bir hata olduğunu anlamış, çünkü borç içinde imiş ve yiyecek tek bir> lokması yokmuş.  
Açlıktan ölmemek için yine yardım istemiş:
-  Yiyecek bir kaç lokma bulmama kim yardım edecek ?
Ördek:
-  Ben yardım edemem, senin hiç paran yok.
Domuz:
-  Ben de yardım edemem, zaten herkes kahve ektiği için buğday eken de kalmadı,  yiyecek yok.
Fare:
-  Ben yiyecek bulamam. Ancak bana borçlarını ödemediğin için para yerine senin  tarlanı almak zorundayım, iyi bir tavuk olursan, belki senin o tarlada boğaz  tokluğuna çalışıp, benim için buğday yetiştirmene izin verebilirim.
Şimdilerde bizim  kırmızı ibikli küçük tavuğumuz, artık farenin olan eski tarlasında buğday yetiştiriyor ve karnını doyurmaya çalışıyor. 

Kaynak :  İngiltere de ilkokullarda okuma kitabı olarak okutulan "The
Little Red  Hen" kitabından uyarlanmıştır.

Hiç yorum yok: