Sayfalar

13 Haziran 2013

Yüzüncü maymun fenomeni.

Bu yazı İstanbul Taksim'de yaşanan Gezi Parkı direnişi üzerine yazılmış en güzel metin değil ama konu bana ilginç geldiği için bloguma ekledim. Bundan çok daha yetkin blog yazıları zaten yazıldı bile..

Bu yazıyı 12.6.2013 tarihli Birgün gazetesindeki bir röportajda gördüm. Tarihi günler yaşayan İstanbul'da Taksimdeki gençlerin eylemlerin sonucunda hepimizin 100.maymun olma olasılığı bile 30 kusür yıldır yaşadığım umutsuzluğun bitmesine yetti.  Tam da bugün #occupylondon hareketinin bilgilerine erişince yukarıdaki yazının son paragrafı da ispatlanmış oldu :)

Teşekkürler gençler ve her zaman genç kalanlar!



"Yüzüncü maymun fenomeni"

 Ken Keyes Jr.'ın anlatımıyla dünya 'eylemcilerinin' belleğine giren 'Yüzüncü maymun' fenomeni, Pasifik Okyanusu'ndaki irili ufaklı adalarda  yapılan gözlem deneylerini anlatıyor.

 Anlatıma göre, "Macaca Fuscata" türü Japon maymunlarının yaşadığı adalardan Koshima Adası'nda 1952'de bilim insanları maymunların beslenmesi için kumların içine tatlı patates bırakıyorlar. Maymunlar tatlı patatesin tadından hoşlanıyor ama yiyeceklerinin kumlu olması hiç hoşlarına gitmiyor.Başlangıçta patatesleri kumlu kumlu yiyorlar.

 Bir gün, on sekiz aylık İmo isimli dişi maymun, soruna çözüm buluyor. İmo, tatlı patatesleri en yakın su birikintisinde yıkayarak yemeyi akıl ediyor. Bu buluşunu önce annesine sonra arkadaşlarına gösteriyor. Bir grup maymun patatesleri yıkayarak yemeye başlıyor. Bu yeni davranış biçimi, yavaş yavaş maymunlar arasinda yayılıyor.
 1952 ve 1958 yılları arasında genç maymunlar, beslenmelerini daha zevkli hale getirmek için, kumlu tatlı patateslerini yıkamayı öğreniyorlar. Bu daha sağlıklı ve zevkli yeni davranış biçimini çocuklarını taklit ederek onlardan yeni bir şey öğrenen yetişkin maymunlar da kazanıyor. Yeniliklere açık olmayan yetişkin maymunlar ise kumlu patates yemeye devam ediyor.
 1958'in sonbaharında Koshima maymunlarının bir kısmı (diyelim ki 99 maymun) artık patateslerini suda yıkayarak yemeyi öğrenmiş oluyor.
 Bir sabah, gün doğarken yüzüncü maymun da patateslerini yıkayanlar arasına katılıyor. İşte o an her şey değişiyor. Aynı günün akşamı, adadaki tüm maymunlar, patateslerini yemeden önce yıkamaya başlıyor. Yüzüncü maymunun ilave enerjisi her nedense devrim yaratıyor!
 Bilim insanlarını şaşırtan asıl sürpriz, bu adayla doğrudan bir ilişkileri olmadığı halde, diğer adalardaki maymun kolonilerinin de aynı anda patateslerini yıkamaya başlamaları... Yeni bir düşünce ve davranış tarzı, toplumları oluşturan fertlerin belirli bir oranı tarafından benimsendiği an, bu yenilik, mesafenin önemi olmaksızın zihinden zihine aktarılabiliyor."


Bir ağaç sadece bir ağaç mıdır?

Hiç yorum yok: